Diyelim ki bir kaza veya çürük sonucu dişiniz kırıldı ve geriye sadece kökü kaldı. Böyle bir durumda ne yapmalısınız? Endişelenmeyin, günümüzde diş hekimliğinde bu sorunun çözümü mümkündür.
Bu yazımızda çene kemiğinde kalan diş kökünden, kırılan diş kökü tedavisine kadar merak ettiğiniz her konuyu ele alacağız. İzmir Çiğli'de Dr.Dt. Kutay Gürel Diş Kliniği olarak, hastalarımızın bu tür sorunlarını anlayışla karşılıyor ve en güncel tedavi yöntemlerini uyguluyoruz.
Diş çekimi sonrasında bazen dişin kök kısmı tamamen çıkarılamayabilir veya diş kırılması sonucu kök parçası çene kemiğinde kalabilir. Bu durum genellikle tam çıkarılamayan 20’lik diş kökleri, komplike köklü azı dişleri veya travma sonucu kırılan dişlerden kaynaklanır. Çene kemiğinde kalan diş kökü başlangıçta fark edilmese bile zamanla çeşitli sorunlara yol açabilir:
Ağrı ve Şişlik: Kalan kök, çevre dokularda iltihaplanmaya neden olarak ağrı ve yüz veya dişeti bölgesinde şişliğe yol açabilir.
Enfeksiyon: Çene kemiğinde kalan kök, bakteri üremesi için odak oluşturur ve ciddi enfeksiyonlara sebep olabilir. Ağızda kötü tat veya koku bu enfeksiyonun belirtisi olabilir.
Kist Oluşumu: Bazen gömülü kalan kök etrafında sıvı dolu bir kese, yani kist gelişebilir. Bu kistler büyüdükçe çevre dişlere ve çene kemiğine zarar verebilir.
Kemik Kaybı: Kök parçası uzun süre kaldığında, çevresindeki çene kemiğinde erimeye ve hasara yol açabilir. Bu da ileride dental implant yapılmasını zorlaştırabilir.
Tedavi ve Önlem: Diş hekimi, röntgen ile çene kemiğinde kalan kökü tespit edebilir. Küçük bir kök parçası enfeksiyona neden olmuyorsa, sadece izleyip düzenli kontroller yapmak da bir yaklaşımdır. Ancak çoğu durumda, bu kökün cerrahi bir işlemle çıkarılması gerekir. Kökün çevresinde iltihap varsa önce antibiyotik tedavisi ile enfeksiyon kontrol altına alınabilir. Önemli olan, belirtiler ortaya çıkmasa bile çene kemiğinde kalan bir diş kökünü ihmal etmemektir; zira zamanla daha büyük sorunlara yol açabilir.
Dişiniz kırıldı ve kökü içeride mi kaldı? Böyle bir durumda mümkün olan en kısa sürede diş hekiminize başvurmalısınız. Kırılan dişin kökü ağızda kalırsa ortaya çıkabilecek bazı olumsuz durumlar şunlardır:
Enfeksiyon: Kalan kök, bakterilerin diş eti altına yerleşmesine neden olarak enfeksiyona yol açabilir.
Apse Oluşumu: Enfeksiyon ilerlerse kök ucunda veya çevre dokuda apse (iltihaplı şişlik) meydana gelebilir.
Diş Eti Tahrişi: Diş eti içinde kalan sert kök parçası, diş etinde kronik tahrişe ve yaralara neden olabilir.
Ağrı: Özellikle enfeksiyon oluşursa zonklayan tarzda ağrılar görülebilir.
Kemik Kaybı: Zamanla enfeksiyon ve basınç, çene kemiğinde erimeye neden olabilir.
Komşu Dişlerde Hareket: Boş kalan yere doğru yan dişler kayabilir, dizilim bozulabilir.
Estetik Problemler: Ön dişler söz konusuysa, kırık bir diş gülüş estetiğini olumsuz etkileyebilir.
Görüldüğü gibi, kırılan dişin kökü kalırsa ihmal edilmemesi gereken ciddi sorunlar oluşabilir. Ancak iyi haber, vakaların büyük çoğunluğunda dişin kökü kalsa bile dişi çekmeden tedavi etmek mümkün olabilmektedir. Eğer kırık dişin kökü sağlam durumdaysa, kanal tedavisi yapılarak kökün içi temizlenip doldurulabilir ve üzerine bir kuron (kaplama) yapılarak diş kurtarılabilir.
Yani sadece kökü kalmış bir diş her zaman çekilmek zorunda değildir. Dişin durumuna göre, diş hekimi en uygun tedaviyi (dolgu, kaplama veya kanal tedavisi gibi) önerecektir. Ancak kök de zarar görmüş veya enfeksiyon nedeniyle kurtarılamayacak durumdaysa, çekim en son çare olarak gündeme gelir.
Dişin üst kısmı yoksa veya kırılmışsa, geride kalan kırık kökün çekimi standart bir diş çekiminden biraz daha farklıdır. Çünkü dişin tutacak bir kuron kısmı kalmamıştır. Bu işlem genellikle bir ağız, diş ve çene cerrahisi uzmanı veya deneyimli bir diş hekimi tarafından, lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Kırık kök diş çekiminin temel adımları şunlardır:
Röntgen ve Planlama: Öncelikle kökün pozisyonu ve çevre dokuların durumu röntgen ile değerlendirilir. Kökün çene içindeki konumu, sinirlere yakınlığı ve enfeksiyon durumu incelenir.
Anestezi: Lokal anestezi ile bölge uyuşturulur. Böylece hasta işlem sırasında ağrı hissetmez. Gerekli durumlarda (örn. aşırı endişeli hastalarda) sedasyon da tercih edilebilir.
Diş Etine Ulaşım: Kök diş çoğu zaman dişeti seviyesinin altında kaldığından, diş etinde küçük bir kesi yapılarak köke ulaşılır. Diş eti ve gerekiyorsa kök çevresindeki kemik dokusu özel aletlerle dikkatlice açılır.
Kökün Çıkarılması: Hekim, kök parçasını forseps adı verilen aletlerle veya kök ucu kaldıracı ile oynatarak gevşetir. Bazı durumlarda kökü çıkarmak için kök parçaya küçük bir cerrahi müdahale ile erişmek gerekir. Kök, parçalar halinde çıkarılabilir; amaç çevre kemik dokuya en az zarar vererek kökü tamamen almaktır.
Temizlik ve Dikiş: Kök çıkarıldıktan sonra boşluk temizlenir, enfekte doku kalmaması için özen gösterilir. Gerekli görülürse bölgeye dikiş atılır ve dişeti kapatılır.
Kırık kök diş çekimi sırasında hekimin deneyimi çok önemlidir. Çünkü amaç, çevre dokulara (dişeti, kemik, sinirler) zarar vermeden kökü almaktır. İşlem bittiğinde hekimin önerilerine uyarak ağız bakımını sürdürmek, iyileşme sürecini hızlandırır.
Diş kökü ağızda veya çene kemiğinde olduğu halde çekilmeden bırakılırsa ne yazık ki kendiliğinden iyileşmez; aksine zamanla daha büyük sorunlara yol açabilir. Çekilmeyen kök parçasının yol açabileceği durumlar:
Kronik Enfeksiyon ve Apse: Kalan kök sürekli bir enfeksiyon kaynağı haline gelebilir. Bu da diş etinde fistül (iltihap akıntısı) oluşumuna veya çene kemiğinde apse gelişimine neden olabilir.
Kist ve Granülom: Çekilmeyen bir kökün ucunda granülom adı verilen iltihabi bir doku veya daha büyük boyutlarda kistik lezyonlar oluşabilir. Bu yapılar büyüdükçe ağrı, şişlik yapar ve çevre kemiği eritir.
Çene Kemiğinde Hasar: Süregelen enfeksiyon, çene kemiğinde erime (rezorpsiyon) yaparak kemik kaybına yol açar. Bu durum hem ağız sağlığını bozar hem de ileride yapılabilecek implant gibi tedavileri zorlaştırır.
Diğer Dişlerin Zarar Görmesi: Enfeksiyon komşu dişlerin köklerine yayılabilir veya basınç nedeniyle yan dişlerde eğilme, pozisyon değişiklikleri olabilir.
Genel Sağlık Problemleri: Uzun süre ağızda kalan iltihap odakları, bağışıklık sistemini zorlayarak genel sağlığı da olumsuz etkileyebilir. Örneğin, vücuttaki kronik enfeksiyon odaklarının kalp rahatsızlıkları riskini artırabileceği bazı araştırmalarda belirtilmektedir.
Sonuç olarak diş kökü çekilmezse, başlangıçta problem yaratmasa bile sessiz bir tehlike olarak ağızda kalır. Bir süre sonra aniden ağrı, şişlik veya diğer komplikasyonlarla kendini gösterebilir. Bu nedenle, eğer diş hekiminiz bir kök parçasının alınmasını önerdiyse, ihmal etmeden çektirin. Unutmayın, erken müdahale her zaman daha basit, hızlı ve başarılıdır.
Kök diş çekimi ameliyatı, sadece kökü kalan dişin cerrahi yöntemle çıkarılması işlemidir. Bu ameliyat, cerrahi diş çekimi kategorisine girer ve lokal anestezi altında yapılır.
Genellikle bir dişin sadece kökü kaldığında, sıradan çekim yöntemleri yetersiz kaldığından küçük bir ameliyat gerekebilir. Kök diş çekimi ameliyatının detayları ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenler şöyledir:
Süre ve Uygulama: Kök diş çekimi ameliyatı genellikle yaklaşık 20-30 dakika sürer. İşlem öncesi ve sonrası hazırlıklarla birlikte klinikte geçireceğiniz süre biraz daha uzun olabilir. Ameliyat boyunca bölge tamamen uyuşturulduğu için acı hissedilmez.
Sonrasında Ağrı ve İyileşme: İşlem bittikten sonra anestezinin etkisi geçince hafif bir ağrı olabilir; bu normaldir ve hekimin verdiği ağrı kesicilerle kontrol altına alınır. İlk 24 saatte hafif sızı ve kan sızıntısı görülebilir. İyileşme süreci kişiye göre değişse de genellikle hızlıdır. İlk birkaç gün yumuşak gıdalar tüketmek, sıcak temastan kaçınmak ve ağız hijyenine dikkat etmek gerekir. Dikiş atıldıysa genellikle 7-10 gün sonra alınır. Çekim bölgesinin tam olarak iyileşmesi yaklaşık 2 hafta sürer, bu sürenin sonunda bölgedeki doku büyük oranda kendini yeniler.
Ameliyat Sonrası Bakım: Kök diş çekimi ameliyatından sonra hekiminizin önerilerine uymanız çok önemlidir. Verilen antibiyotik veya antiseptik gargaraları kullanmak enfeksiyon riskini sıfıra yaklaştırır. Ayrıca operasyon bölgesine ilk gün soğuk kompres uygulamak şişliği önlemeye yardımcı olur. Sigara kullanıyorsanız, iyileşme sürecinde ara vermeniz önerilir çünkü sigara iyileşmeyi geciktirir.
Takip ve Yeni Diş Planlaması: Kök çekimiyle dişinizi kaybetmiş olabilirsiniz, ancak merak etmeyin modern diş hekimliğinde bunun da çözümleri var. Çene kemiğiniz yeterince iyileştikten (genelde 2-3 ay sonra) sonra eksik diş bölgesine dental implant uygulanabilir veya komşu dişler uygun ise köprü protezi ile boşluk doldurulabilir. Bu süre zarfında hekiminiz iyileşmeyi takip edecek ve sizi en doğru zamanda yönlendirecektir.
| Aşama / Durum | Detay / Süre |
|---|---|
| İşlem Süresi | ~20-30 dakika sürer (lokal anestezi altında uygulanır). |
| İlk 24 Saat | Hafif ağrı ve sızıntı olabilir. Soğuk kompres ve ilaçlarla kontrol altına alınır. |
| 2-3 Gün Sonra | Ağrı büyük ölçüde azalır. Şişlik oluştuysa inmeye başlar. Beslenmede kademeli dönüş yapılır. |
| 1 Hafta Sonra | Dikiş atıldıysa alınır. Yara yüzeyi iyileşmiştir. Ağız hijyeni normal şekilde sürdürülebilir. |
| 2 Hafta Sonra | Çekim bölgesi tamamen iyileşir, diş eti sağlığı normale döner. |
| 2-3 Ay Sonra | Çene kemiğindeki boşluk dolar. İmplant planlanıyorsa bu dönemden itibaren uygulanabilir. |
Sonuç olarak, kök diş çekimi ameliyatı korkulacak bir prosedür değildir. Günümüz teknolojisi ve anestezi yöntemleri sayesinde hasta konforu en üst düzeydedir. Önemli olan, böyle bir işlem gerektiğinde gecikmeden uzman bir diş hekimine başvurmaktır. Erken müdahale, enfeksiyon riskini azaltır ve çevre dokuların zarar görmesini engeller.
Sadece kökü kalan diş kurtarılabilir mi?
Evet, dişin kök kısmı sağlam ve çevre dokular sağlıklıysa kurtarılabilir. Böyle bir durumda genellikle kanal tedavisi uygulanır. Dişin sinirleri temizlenip kök kanalı doldurulduktan sonra, kökün üzerine post-core denilen destek yapılarak kaplama (kuron) takılır. Bu sayede dişinizin kökü ağızda kalır ve üzerine yapay bir diş yerleştirilmiş olur. Ancak kökte derin çatlak, ileri çürük veya iltihap varsa dişi kurtarmak mümkün olmayabilir; bu durumda çekim gerekebilir. Her halükarda en doğru karar, diş hekiminizin yapacağı muayene sonrası verilir.
Kalan kök diş ağrı yapar mı?
Ağızda kalan bir diş kökü genellikle ağrı yapmaya başlar diyebiliriz, özellikle de enfeksiyon gelişirse. Başlangıçta ağrı olmayabilir, bu nedenle bazı kişiler kök parçalarını önemsemez. Ancak zamanla kök çevresinde iltihap oluşup apse yaparsa şiddetli ağrılar ortaya çıkar. Ayrıca diş etinde sürekli bir sızı veya baskı hissi de oluşabilir. Eğer diş kökünüz ağrıya neden oluyorsa, bu vücudunuzun bir uyarısıdır ve hemen bir diş hekimine gitmelisiniz.
Diş kökü çekimi acıtır mı?
Hayır, diş kökü çekimi sırasında acı hissetmezsiniz. İşlem lokal anestezi ile yapılır, bu da çekim bölgesini tamamen uyuşturur. Siz sadece baskı veya çekiştirme hissi duyabilirsiniz, fakat ağrı olmaz. Operasyon sonrasında anestezinin etkisi geçince hafif bir ağrı olabilir, ancak bu da ağrı kesicilerle kolayca kontrol altına alınır. Eğer cerrahi bir çekim yapıldıysa, hafif bir rahatsızlık birkaç gün sürebilir ancak dayanılmayacak düzeyde değildir.
Diş kökü çekilmezse ne olur?
Çekilmeyen diş kökü genellikle sorunsuz bırakılabilecek bir şey değildir. Yukarıda detaylı anlattığımız gibi, zamanla enfeksiyon, kist oluşumu, ağrı ve kemik kaybı gibi sonuçlar doğurabilir. Hiçbir belirti vermese bile ağızda gizli bir enfeksiyon odağı oluşturabileceği için sağlık açısından risklidir. Bu nedenle diş hekimleri, çekilmemiş kök tespit ettiklerinde genellikle bunun alınmasını tavsiye ederler. Kısacası, diş kökünün ağızda kalmasının bir faydası yoktur; aksine ileride daha büyük problemlere davetiye çıkarabilir.
Kök diş çekimi ameliyatı ne kadar sürer ve zor mudur?
Kök diş çekimi ameliyatı genelde yaklaşık yarım saat içinde tamamlanan bir işlemdir. İşlemin zorluk derecesi, kökün konumuna ve durumuna bağlıdır. Örneğin, düz bir kırık kökü çıkarmak daha kolayken, kıvrık veya parçalanmış bir kökü çıkarmak biraz daha uğraştırıcı olabilir. Ancak deneyimli bir cerrah için bu rutin bir operasyondur. Ameliyatın süresi 20-30 dakika kadar olsa da, hazırlık ve anesteziyle birlikte klinikte biraz daha fazla zaman geçirebilirsiniz. İşlem sırasında ağrı duymayacağınız için zorluk hissetmezsiniz; sonrasında da hekiminiz iyileşme sürecini rahat geçirmeniz için gereken desteği (ilaçlar, öneriler) sağlayacaktır.
Kökü çekilen dişin yerine ne yapılabilir?
Eğer dişin kökü çekildiyse ve diş tamamen kaybedildiyse, oluşan boşluğu doldurmak için birkaç seçeneğiniz vardır. En yaygın çözüm, çekim bölgesi iyileştikten sonra uygulanacak olan dental implant tedavisidir. İmplant, çene kemiğine yerleştirilen yapay bir kök olup üzerine porselen bir diş takılır; böylece kaybedilen diş neredeyse eskisi gibi yerine konmuş olur. Alternatif olarak, komşu dişlerin kesilip üzerine köprü yapılması da mümkündür (ancak bu yöntem sağlam dişlerin küçültülmesini gerektirir). Hangi seçeneğin sizin için en uygun olduğunu diş hekiminizle birlikte değerlendirmeniz gerekir. Bizim kliniğimizde de kişiye özel tedavi planı yapılarak, en ideal çözüm hastalarımıza sunulmaktadır.
Dişiniz kırıldıysa veya ağzınızda sadece kökü kalmış bir diş varsa, bunu ertelemek yerine bir uzmana görünmenizde fayda var. İzmir Çiğli’de bulunan Dr.Dt. Kutay Gürel Diş Kliniği, kırık ve gömülü diş kökü tedavilerinde tecrübeli ekibiyle yanınızdadır. Erken müdahale sayesinde dişinizi kurtarma şansı artar; kurtarılamasa bile sağlığınızı riske atmadan sorunu çözmüş olursunuz. Unutmayın, ağız ve diş sağlığınız genel sağlığınızın ayrılmaz bir parçasıdır. Sağlıklı gülümsemeler dileriz!